52
Çocukken kurduğumuz hayallere büyüdükçe ulaşma he-
defimizdir aslında Kariyer Planımız…
Belki de bir çoğumuzun hayalinde kalır… Birçoğumuzun
hayalinde kalır çünkü büyüdükçe herkesin yaptığını yap-
mak bizim Kariyer Planımız olur.
O kadar alışmışızdır ki “sürü psikolojisine”, kendi yolumuzu
çizip o yolda gitmek korkutur bizi. Artık hayalimiz ve
hedefimiz kalmaz, başkalarının yaptıkları bizim için referans
olur ve bizim olmayan hayallerle mutlu olmaya çalışırız.
Belki de bu yüzden başarılı olmayı, işimizden zevk almayı
ve işimizi iyi yapmayı beceremeyiz.
Bizimle aynı kaderi paylaşan ama bizden farklı bir yol izleyen
bir martının hikâyesini paylaşmak istiyorum sizinle. Uçmayı
bilen bir martının hikâyesi. Martı Jonathan Livingston…
Durgun denizin minicik dalgaları üzerinde, güneşin pırıl
pırıl ışıldadığı bir sabahtı. Martılar her zamanki gibi yine bir
balıkçı teknesinin üzerinde bir bayat ekmek ve bir küçük
balık için dönüp duruyorlardı. Birisi vardı ve onlardan
farklıydı. Bu martı Jonathan Livingstondu. Onun tek amacı
uçmayı keşfetmek ve daha yükseklere uçmaktı. Jonathan
Livingston gökyüzünde yine yalnız başına uçuyordu. Elli fit,
yüz fit derken git gide yükseliyor, yüz fite ulaştığında kanat-
larını birleştirip hızlı bir şekilde dalışa geçiyordu. Martıların
bu kadar yükseğe çıkmak için kısa kanatları ve dalışa
geçtiğinde rüzgârı yarmak için kısık gözleri yoktu fakat
Jonathan bunları aşmayı öğreniyordu. Yukarı yükselirken
kanatlarının yarısını yapıştırıyor ve bu sayede daha yükseğe
çıkabiliyordu. Dalış yapacağı zaman ise gözlerini tıpkı bir
Our career plan is actually our goal of making come true our
dreams, which we had as kids...
Maybe it remains only as a dream for most of us...it does
because it becomes our career plan to do what everyone else
does.
We would get so much used to the herd mentality that it
scares us to set our own direction and follow it. We’d no
longer have dreams or goals and what others do become a
reference for us and we try to be happy with dreams that are
not ours.
Maybe because of this, we just can’t manage to succeed,
enjoy our job or do our job well.
I’d like to share with you, the story of a seagull who had the
same fate as we did but followed a different path in life. This
is the story of a seagull that knows how to fly. The seagull is
Jonathan Livingston…
It was a morning where sunbeams were glittering on the
tiny waves of the sea. As usual, the seagulls had gathered
on a fisherman’s boat to find some bread or some remains of
fish. There was one of them, which was different than others.
That seagull was Jonathan Livingston. His only goal was to
discover how to fly and fly higher. Jonathan Livingston was
flying again all alone in the skies. 50 feet and then 100 feet
and he kept on going higher and higher and once he was at
100 feet, he would narrow his wings and start diving very fast.
Seagulls didn’t have short wings to fly so high or small eyes
to cut through the wind during diving but Jonathan was able
to get over these. As he ascended, he would bring together
SÜRÜDEN AYRILMAK
Leaving the herd
Seval AYDIN
İnsan Kaynakları ve İdari İşler Müdürlüğü
Human Resources and Administrative Affairs Directorate
UZMAN GÖZÜYLE
EXPERT VIEW